27 Aralık 2017 Çarşamba

ŞEHİRLERİN DUYGULARI


ŞEHİRLER
Roland Barthes, "Şehirler bir yazıdır, gezenler ise bir okur” diyerek şehirlerin üzerinde gezenlerin iyi ve bilinçli okur olmasının şehri yazanların daha özenli ve dikkatli olmasını gerektireceğini söylemektedir.
İşte İtalya'nın Floransa şehri de gezenlerin okuması gereken bir şehirdir. Her metre karesinde buram buram sanat  kokmakta ve eserler şırıl şırıl sokaklarda akmaktadır. Şehri yazanlar bu konuda bayağı özenli ve dikkatli olmuşlar.  ;)


 

M. Şerif Onaran da "Bir kentin ruhu varsa, o kenti şiirinde, yazısında yeniden kuran edebiyatçılar olduğu için vardır" diyerek şehrin cadde ve sokaklarında, bina ve salonlarında edebiyat, tarih, musiki ve görsel sanatların izlerini yansıtan medeniyet eserlerinin yapılması ve şehrin siluetinin sanat eserleriyle bütünleşmiş olması gerektiğini söylemektedir.
Buna da en güzel örneği İspanya ressam Salvador Dali'nin şehrini örnek vereceğim .Şehre girdiğinizde sizi Dali'nin evi karşılıyor ve şehre oldukça hakim bir konumda bulunuyor. Dali'nin evi bir müze ama bu müzeye girmeniz şehrin ruhunu hissetmenize yetiyor.





















Nazım Hikmet demiyor muydu; "iki şey vardır ancak ölümle unutulur: anamızın yüzüyle şehrimizin yüzü."



Ümit Yaşar Oğuzcan’ın “Bu Şehir” şiirinde sorduğu soruya cevap bulabilmeliyiz;



Turgut Cansever de “İnsanın dünyadaki en önemli vazifesi dünyayı güzelleştirmektir” tespitiyle insanın yaşadığı şehir/kent, kasaba, mahalle ve köyün özellikle de şehrin medeniyetimizin izlerini taşıması gerektiğini söylemektedir.


















Hacı Bayram Veli'nin şu sözü önemlidir. “İnsan, şehri inşa ederken aslında taşın toprağın arasında kendisini inşa eder. Gönülde her ne var ise, şehir olarak görünür. Gönlü taş olanın şehri taş, gönlü aşk ile dolu olanın şehri gülistan olur”.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder